Türkiye'nin nükleer güvenliğiyle ilgili önemli bilgiler ''Nükleer saha seçimi - Acil durumlar - Radyasyon izleme''

TAKİP ET

Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar, TBMM'de Muğla Milletvekili Selçuk Özdağın yazılı soru önergesini cevapladı. Bakan Bayraktar'ın yazılı soru önergesi cevabında, ''kısa bir süre önce yangın çıkan Ukrayna'daki Zaporijya Nükleer Santrali'nden Türkiye'nin nükleer güvenliğine kadar'' önemli bilgilere yer aldı.

Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı (ETKB) Alparslan Bayraktar; Muğla Milletvekili Selçuk Özdağın, TBMM'deki konuyla ilgili yazılı soru önergesini cevapladı.

 

ayrıntılar...

Zaporijya Nükleer Güç Santrali (NGS) Türkiye için tehlikeli mi?

Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı (ETKB) Alparslan Bayraktar, Zaporijya Nükleer Güç Santrali (NGS)'' konulu yazılı soru önergesine verdiği cevabı ayrıntıları...

''Zaporijya Nükleer Güç Santrali'nde (NGS) çıkan yangın santralin soğutma kulesinde gerçekleşmiştir. Zaporijya NGS'de bulunan altı ünite halihazırda soğuk kapatma durumundadır ve bir güç üretimi söz konusu değildir. Yangının çıktığı soğutma kulesi bu üniteler işletmede iken kullanılan bir sistem olmakla beraber ünitelerin soğuk kapatma durumunda olması sebebiyle kullanılmamaktadır. Ayrıca söz konusu soğutma kulesi reaktörlerden yaklaşık 1,5 km uzaklıkta olup, çevresinde radyoaktif ve nükleer bir madde bulunmamaktadır. Bu nedenle söz konusu yangının nükleer güvenliği tehdit edecek bir sonuç doğurmayacağı değerlendirilmektedir.

Nitekim konuya ilişkin Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) tarafından yapılan açıklamalarda da bu yönde görüş bildirilmiştir. Söz konusu olay yaşandığı ilk andan itibaren Nükleer Düzenleme Kurumu (NDK) tarafından yakından takip edilmiş, bu çerçevede ilk olarak atmosferik dağılım modellemesi yazılımıyla herhangi bir radyolojik salım olması durumunda (böylesi bir durum beklenmemesine rağmen) bu radyoaktif salımın rüzgar yolu ile atmosferde dağılımı incelenmiştir. Yapılan değerlendirmelerde ise böyle bir olay yaşansa dahi rüzgarın o anki yönü sebebiyle serpintinin Ukrayna'dan Rusya ve İran üzerine doğru ilerleyeceği tahmin edilmiştir. Sonrasında UAEA tarafından işletilen International Radiation Monitoring Information System (IRMIS) ve Avrupa Birliği tarafından işletilen European Radiological Data Exchange Platform (EURDEP) veri tabanları vasıtasıyla bölgede bulunan radyasyon ölçüm istasyonlarından anlık veriler takip edilmiş olup, takip edilen bu verilerde herhangi bir anormallige rastlanmamıştır.

 

Türkiye'de nükleer ve radyolojik acil durumlar

Ülkemizde afet ve acil durumlara hazırlık ve müdahale çalışmaları Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu kapsamda AFAD tarafından hazırlanan Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) bu çalışmaların başında gelmekte olup, olası tüm acil durumlar için en genel yapılandırmayı sunan bu çalışmadan sonra nükleer ve radyolojik acil durumlar özelinde bir çalışma yapılarak Ulusal Radyasyon Acil Durum Planı (URAP) hazırlanmıştır. Bu plan, radyasyon acil durumlarını sınıflandırma temelinde Kurum ve Kuruluşlara ilişkin görevlendirmeyi belirlemektedir. Bunun yanı sıra Mersin İli Radyasyon Acil Durum Planı da yakın zamanda yayınlanmıştır. Nükleer ve radyolojik acil durumlar için her üç plan da yol gösterici rol oynamaktadır.

 

Radyasyon İzleme ve Uyarı Sistemi Ağı ''7 gün 24 saat radyasyon izlemesi''

Ayrıca Ülkemizde özellikle sınır bölgelerinde ve risk teşkil ettiği değerlendirilen bölgelerde daha yoğun olmak üzere 240 istasyonu bulunan Radyasyon İzleme ve Uyarı Sistemi Ağı aracılığıyla 7 gün 24 saat radyasyon izlemesi yapılmaktadır.

 

Nükleer santral sahaları seçimi

Ülkemizde nükleer santral sahalarının seçim çalışmaları başta deprem riski olmak üzere, yeterli soğutma suyunun mevcudiyeti, arazi topoğrafyası, jeolojik formasyonlar, korunan alanlar, ulaşım ve iletim altyapısı gibi birçok teknik parametre ve UAEA'nın belirlediği ilke ve yaklaşımlar dikkate alınarak yürütülmekte olup, ayrıca Ülkemizde gerçekleştirilen nükleer projeler Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı uhdesinde yürütülen Çevre Etki Değerlendirmesi (ÇED) sürecine tabi bulunmaktadır. Yanı sıra Ülkemiz, nükleer enerjide ve radyasyon uygulamalarında tüm uluslararası anlaşmalara taraf olup kendi iç mevzuatını da üst düzey güvenlik standartlarına göre düzenlemiştir.  Nükleer Güvenlik Sözleşmesi ve Kullanılmış Yakıt İdaresinin ve Radyoaktif Atık İdaresinin Güvenliği  Üzerine Birleşik Sözleşmesine Ülkemiz taraf bulunmaktadır. 

 

Nükleer güvenlik riskleri

Projenin inşası ve işletmesi sırasında potansiyel nükleer güvenlik riskleri, insan ve çevrenin korunması açısından belirlenen senaryolar ile önceden değerlendirilmektedir. Hazırlanan güvenlik analizi raporları, NGS projelerinin yetkilendirme aşamalarında NDK'ya sunulmakta, eğer NDK nükleer güvenliğin tüm gereklerinin yerine getirildiğini görür ise, yetkilendirme aşamasına onay vermektedir. Daha sonrasında NDK ve üçüncü taraf denetim kuruluşları, yetkilendirmeye tabi faaliyeti yerinde denetlemek suretiyle sürecin takibini gerçekleştirmektedir.''

 

nükleer enerji - enerji ekonomisi

zaporijya nükleer santrali türkiye için tehlikeli mi Radyasyon İzleme ve Uyarı Sistemi Ağı potansiyel nükleer riskler